Bandıra Bandıra Yeme...

Sabahın erken saatleri… Günün ilk ışıkları pencereden süzülürken yeni bir gün daha gün başlıyor; "Eyvah, ofise geç kalacağım! Çocuklara çikolatalı ekmek hazırlayım, zorlanmadan yerler, çok da seviyorlar zaten. Kendime de sokağın köşesinden poğaça alayım bari yolda yerim.’’
Ofiste hızlı bir gün, öğlen nasıl geldi anlayamadım; ‘Öğlen yemek yemeye de vakit yok şimdi. Ayaküstü bir şeyler atıştıralım, aslında bir hamburger de işimi görür.’’
Akşam biraz mesaiye kalmak gerekti. Of! Yine eve geç kaldım. Bugün çok yoruldum ama herkes evde aç ve beni bekliyor. Boş ver yemek yapmayı, bekletmeyelim şimdi. Dışarıdan bir pizza mı söylesek? Film izlerken yeriz."…
Sizce haftada, ayda, senede kaç günümüz bu diyaloglarla geçiyor olabilir? Muhtemelen çoğumuzun cevabı ‘sıklıklaolacak.
Öyleyse en çabuk ve daha az maliyetle ulaşılan ve gluten içeren unlu mamullerle sağlıksız beslendiğimizi söyleyebiliriz…

PEKİ, NE YAPALIM?
Belki yoğun geçen bir günün sonunda kolayca ulaşılan bir pizza açlık hissini gideriyor, keyifli de geliyor elbet. Ancak kan şekeri yükseliyor ve istenmeyen bir alışkanlık oluşturarak daha fazla açlık, aşırı yeme arzusu ve yorgunluğa yol açan bir besin haline geliyor. Ve hatta farkında olmadığınız gluten hassasiyetiniz var ise sonuçta kronik durumlar da oluşabiliyor. Gluteni dışlayarak buğdayla yapılan birçok lezzeti daha sağlıklı, hafif, kalorisi az şekilde, farklı malzemeler kullanarak da yakalayabiliyoruz. Tabiki başlangıçta biraz emek gerekiyor. En zor gelen ise süregelen alışkanlıkları değiştirebilmek olsa gerek...

NEDİR BU GLUTEN?
Gluten buğday, arpa, çavdar, bulgur gibi tahıllar içinde bulunan bir protein türüdür. Buğdayın hamurlaşması, açılması, elastik ve yapışkan olmasını sağlayan, içindeki glutendir. Mayalanma ile buğdayın kabarması da gluten sayesinde olur. Günümüzde 14 kromozomlu siyez buğdayındansa, melezleşen ve verimi daha yüksek olan 42 kromozomlu buğdayın kullanımının artması ile buğday gluten bakımından bir hayli zenginleşmiştir. Bunun insan sağlığına olan zararları ise hala tartışılmaya devam ediyor.

GLUTENSİZ YAŞAM MÜMKÜN MÜ?
Taze çiğ sebze-meyvelerden fakir, işlenmiş gıdalarca zengin ve dengesiz şekilde devam eden beslenme düzeni içerisinde bedenin dengesi de bozuluyor doğal olarak. Özellikle gluten gibi gıda hassasiyetleri ortaya çıkıyor ve çoğu zaman da bunun pek farkında olmuyoruz.
Ben kendimde var olan bu hassasiyeti, gluteni bir ay gibi bir süre hayatımdan çıkartıp tekrar yemeye başladıktan sonra fark ettim. Zira bedenimde olanları gözlemlediğimde değişiklikleri fark etmemek mümkün değildi. Yer yemez oluşan aşırı şişkinlik, uyku ve yorgunluk hali, ertesi birkaç gün içinde ciltte döküntü, kaşıntı, akne ve saç dökülmesinde fark edilir düzeyde artış şeklinde kendini gösteren belirtilerle gluten hassasiyetimi keşfettim. Bunun üzerine bu konuya ilgim arttı. Dr.William Davisin Buğday Göbeği isimli kitabında birçok bilmediğim konuyla karşılaştım. Buğday Göbeği, beslenmemizden buğdayı dışlamakla kilo verebileceğimizi ve çeşitli sağlık ve sindirim sorunlarından kurtulabileceğimizi ortaya koyan ilginç bir kitap. Davis, 2000'den fazla hastasına buğday içermeyen diyetler uyguladıktan sonra, buğdayın kilo almaya, yağın yanlış bölgelerde birikimine, diyabetten kalp rahatsızlıklarına ve çölyak, romatizmal eklem iltihabı ve erken bunama gibi vücuttaki bağışıklık ve sinir sisteminin bozulması sonucu ortaya çıkan hastalıklara kadar birçok etkisi olduğunu ortaya koyuyor.
Ben bu konuyu ciddi olarak araştırmaya devam ettim ve sonrasında da glutensiz beslenmeye başladım. Siz de eliminasyon diyeti ile size zararı olup olmadığını kendiniz keşfedebilirsiniz. Zararı fark ederseniz diyetinizden gluteni dışlamak sağlığınızda önemli bir fark yaratacaktır. Böyle bir hassasiyetiniz varsa gluteni diyetinizden çıkartırken bağırsakların toparlanması için aynı zamanda probiyotik gıdalar ve takviyeler almak çok faydalı olacaktır.

NEDİR BU MİKROSKOBİK CANLILAR? KENDİSİ MİKRO ANCAK ETKİSİ MAKRO....

Probiyotikler canlı mikro organizmalardır. Genel olarak bağırsak sağlığına, sindirim ve bağışıklık sisteminin güçlenmesine, besin emilimine katkı sağladıkları yönünde birçok araştırmalar mevcuttur. 

Bağırsak bakteri dengesi; iltihaplı bağırsak , çölyak rahatsızlıkları, stres, ilaç antibiyotik kullanımı, glüten ve laktoz intolaransı gibi besin hassasiyetleri nedeni ile bozulmaktadır.  Bunun yanında yoğun işlenmiş gıda tüketimi, liften yoksun diyetlerin uygulanması, alkol gibi vücudun ph dengesini bozan içecek ve yiyeceklerin yoğun tüketilmesi de bağırsaklarımızdaki yararlı bakterileri azaltmaktadır. 

Sindirim sistemimiz milyonlarca sinir hücresi ile çevrilmiştir.Bağırsaklarımızın ikinci beynimiz olduğu ve bütünsel sağlığa giden yolda çok önemli bir rol oynadığı günümüzde üzerinde hassasiyetle durulan bir konudur.  Çoğu insanda duygusal durumun anında sindirim sistemine ve bağırsaklara yansıdığı görülmektedir. Vücudumuz, heyecan stres durumlarında karın ağrısı, ishal, kabızlık gibi tepkiler verebilir, heyecandan midede kelebekler uçuşur, öfke mide ağrısına sebep olur. Beslenme şekli ile birlikte; duygu durumu bağırsak sağlığını, bağırsak sağlığı duygu durumunu etkiler.

Mutlu ve sağlıklı bir yaşam için bağırsak sağlığınıza önem verin ve kendisi mikro ancak etkisi makro olan bu mikroskobik canlıların bulunduğu besinleri ve beslenme destek ürünlerini ihtiyacınıza yönelik olarak ve doktorunuz tavsiyesi ile beslenme programınıza dahil edin. Unutulmamalı ki; bağırsak sağlığı bütünsel sağlığa giden yolda birinci kavşak.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder